Marka oluşturmanın ilk adımları
Özellikle sosyal medyada artan rekabetle birlikte, markalaşmak her geçen gün önem kazanıyor. Siz de online satışa amatör olarak başlayıp, kendi markasını yaratan binlerce Shopier satıcısı gibi kendi yolunuzu çizmeyi planlıyorsanız, buradan başlayabilirsiniz.
Marka nedir?
Marka, en basit tanımıyla insanların işletmenizi nasıl algıladığıdır. Dünyanın en zengin isimlerinden biri ve aynı zamanda Amazon’un CEO’su olan Jeff Bezos şöyle diyor: “Markanız, odada olmadığınızda başkalarının sizin hakkınızda söylediği şeydir.”
Markalaşmak, yalnızca işletmelerin ihtiyacı değil. Günümüzde kişisel markalaşma da oldukça önemli. İşletmelerin logosu, renkleri, sesi olduğu gibi bireylerin de adı, yüzü ve iletişim yolları var. Dolayısıyla bir işletmeniz olmasa dahi kişisel markanızı yaratmanız da mümkün.
Gelin bu yazıda hep birlikte Shopier ile satış yaparken kendi markanızı nasıl oluşturabileceğinizi inceleyelim.
Kendi markanızı nasıl oluşturursunuz?
Kendi markanızı yaratmak temel olarak 7 adımda özetlenebilir:
- Rakiplerinizi ve hedef kitlenizi analiz edin.
- Marka kişiliğinizi belirleyin.
- Markanız için bir isim seçin.
- Markanız için bir slogan belirleyin.
- Markanıza bir görünüm kazandırın. (Renkler ve yazı stilleri)
- Markanıza bir logo tasarlayın.
- Markalaşmayı işletmenize uygulayın.
Rakiplerinizi ve hedef kitlenizi analiz edin
Shopier ile ödeme alıp işletmenizi markalaştırırken ilk yapmanız gereken aynı pazarda satış yaptığınız rakiplerinizi ve müşteri kitlenizi analiz etmek. Hedef kitle analizi tek başına bir yazının, hatta belki bir kitabın konusu olabilecek kadar geniş bir kavram. Dolayısıyla tek cümleyle özetlemek oldukça zor fakat bir tavsiyede bulunacak olsak şunu söylerdik: “Spesifik olun.”
Spesifik olmayı birkaç örnekle açıklayalım:
- Shopier üzerinden sattığınız ürünler anne-bebek kategorisindeyse, örneğin ürünlerinizden bazılarını “tam zamanlı bir işte çalışan anneler için” pazarlayabilirsiniz. Böylece kimlerin hayatını kolaylaştıracağı çok daha açık bir şekilde belli olur.
- Benzer şekilde ürünlerinizden bazıları “çocuklar için” değil de “yaz tatilinde aktivite arayan çocuklar için” harika bir seçenek olabilir.
İpucu: Hedef kitle spesifik olduğunda; bu kitleyi tanımak, neye ne tepki vereceklerini ölçmek ve Instagram’da onlara yönelik içerik üretmek çok daha kolay olur.
Hedef kitlenizi spesifik hale getirirken bir yandan da rakiplerinizi araştırmayı unutmamalısınız. Bunu yapmak için de aşağıdaki yollardan bazılarını izleyebilirsiniz:
- Ürünlerinizi Google’da aratın ve aynı/benzer ürün satanları araştırın. Böylece rakiplerinizin birçoğunu bulabilir, neyi nasıl yaptıklarını doğrudan inceleyebilirsiniz. Fiyatları nasıl? Kimi hedef kitle olarak seçmişler? Ne tarz içerikler üretiyorlar? Hangi tip içerikleri daha çok etkileşim alıyor?
- Hedef kitlenizin veya mevcut müşterilerinizin takip ettiği sosyal medya hesaplarını kontrol edin. Rakiplerinizden bazılarına bu şekilde de ulaşabilirsiniz.
- Çevrenizde sizin sattığınız ürünlere benzer ürünler satın alan kişilerle konuşmaya çalışın. Rakip markaların insanlar üzerinde bıraktığı algıyı çok daha yakından öğrenmiş olacaksınız.
Marka kişiliğinizi belirleyin
Marka kişiliğiniz, müşterilerinizin algısını doğrudan etkileyeceği için oldukça önemli. Eğer iyi bir algı yaratmak istiyorsanız, öncelikle müşterilerinizin kişiliğini anlamalısınız. Bunu yapmak için mevcut müşterilerinizi genelleyebilirsiniz. Örneğin, Shopier üzerinden satış yaparken müşterilerinizin mail adreslerine ulaşabilirsiniz. Ürün ve sipariş süreci hakkında daha önce bir yazışma gerçekleştirdiyseniz, bu yazışmaları müşteri kişiliği belirlerken kullanabilirsiniz.
Ardından, hedef kitlenizin kişiliği ile uyumlu bir marka kişiliği belirleyebilirsiniz. Bu kişiliği belirlerken, tıpkı bir insan tanımlıyor gibi “eğlenceli”, “güzel”, “zeki”, “dürüst” gibi kelimelerden yararlanabilirsiniz.
İpucu: Ciddi bir markanın kullandığı dil ile eğlenceli bir işletmenin tavrı farklı olacaktır. Bu tavrı belirlerken hedef kitlenin de beklentisini göz önünde bulundurmalısınız.
Markanız için bir isim seçin
Eğer bir Shopier üyesiyseniz, isminizi çoktan seçmiş olabilirsiniz. Ancak henüz bir Shopier mağazası açmadıysanız isim seçme konusunda oldukça zorlandığınızı tahmin ediyoruz.
İsim konusunda insanlar genellikle ikiye ayrılır: İsmin “her şey” olduğunu savunanlar ve ismin “etkisiz bir faktör” olduğunu savunanlar. Gerçek her ikisi de değil. Marka isminiz “etkisiz bir faktör” olamayacak kadar önemli, “her şey” olamayacak kadar da önemsiz. Unutmayın, pazardaki eylemleriniz, itibarınız ve kişiliğiniz markanızın ismine anlam verir. İsim tek başına anlam ifade etmez.
Marka ismi konusunda dikkat etmeniz gereken en önemli şey, başka markalarla karıştırılmayacak, özgün bir isim seçmek olmalı. Aynı zamanda markanıza bir isim seçerken hem aynı isimde bir Shopier mağazası var mı diye kontrol edebilir hem de “alan adı” boş mu diye göz atabilirsiniz.
İlginç İpucu: Amazon kurulduğunda arama motorları sonuçları alan adının alfabetik sıralamasına göre gösteriyordu. Jeff Bezos “A” ile başladığı için Amazon ismini seçmiş.
Markanız için bir slogan belirleyin
İyi bir slogan kısa, akılda kalıcı ve etki bırakan türden olmalı.
Bir marka kurmanın eşiğinde olanlar için slogan yazmak, genellikle isim bulmak kadar stresli geçmiyor. Nitekim öyle de olmalı. Marka ismiyle kıyaslandığında, slogan daha sonradan değiştirilebileceği için bu konuda çok radikal davranmanız gerekmez. Dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan Pepsi’nin 30+ kez slogan değiştirdiğini biliyor muydunuz? Geçmişteki sloganlarından bazılarını incelemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
İpucu: Dört ve dört kelimeden daha uzun sloganların akılda kalıcılığında ciddi bir düşüş görülüyor. “Yumuşacık kare yastıklar üretiyoruz.” yerine “Yumuşak kareler” çok daha iyi bir slogan. Sloganda ürünün ne olduğunu anlatmak zorunda değilsiniz. Hatta merak uyandırmak daha iyi bile olabilir.
Markanıza bir görünüm kazandırın
Bir isim ve bir slogan seçtikten sonra sıra geldi markanızı müşterilerinize sunma şeklinize. Markanızın bir “kişiliği” olduğu gibi, bir “görünümü” de olmalı. Bu görünümü marka renkleriniz ve markanıza özel yazı stilleriniz ile sağlayabilirsiniz.
Marka renkleriniz yalnızca markanızı tanımlamakla kalmaz, aynı zamanda müşterileriniz üzerinde yaratacağınız algıyı da etkiler. Dolayısıyla marka renklerinizi belirlerken renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de araştırmanızı tavsiye ederiz.
Markanız için belirleyeceğiniz yazı stilleri, markanızın doğrudan sesi olacak araçlardan bir diğeri. Dolayısıyla tercih yaparken markanızın uyandırmasını istediğiniz hisleri göz önünde bulundurmalısınız. Sizi rakiplerinizden ayrıştıran, özgün bir görünüm edinmeye çalışmalısınız.
İpucu: Belirlediğiniz marka renklerini yalnızca Shopier mağazanıza yüklediğiniz fotoğraflara değil, aynı zamanda Instagram’a yüklediğiniz ürün fotoğraflarına da uygulamanızı tavsiye ederiz. Böylece markanız Instagram’da da ayırt edici özelliklere sahip olabilir.
Markanıza bir logo tasarlayın
Markanız için en az ismi kadar önemli olan bir diğer tanımlayıcı özellik: Logo.
Logonuz, insanların markanız hakkında hatırlayacağı ilk şeylerden biri olacak. Dolayısıyla son derece dikkat etmeli ve özen göstermelisiniz. Logonuz hakkında temel olarak dikkat etmeniz gereken şeyler benzersiz olması, anlaşılabilir olması ve her boyutta sizi temsil edebilecek olmasıdır.
Logonuzu hem Shopier mağazanızda hem markanızın Instagram hesabında hem de markanızın görüneceği hemen her yerde sergilemelisiniz. Böylece marka bilinirliğinizi artırabilirsiniz.
İpucu: Logonuzu tasarlarken farklı zeminlerde kaybolmayacak, her yerde anlaşılacak şekilde tasarlamaya dikkat etmelisiniz. Instagram profil görseli olarak beyaz zeminde güzel gözüken bir logo renkli paketlemeniz üzerinde şık olmayabilir. Ambalaj tasarımına dikkat ederek tasarlamanız markalaşma sürecinde hızlı ilerlemenizi sağlar.
Markalaşmayı işletmenize uygulayın
İster Shopier üzerinden web sitesinde satış yapan bir işletme olun, ister e-ticarete yeni başlayan Instagram butiği; markalaşmak herkes için önemli.
Hali hazırda Shopier üyesiyseniz bu makalede okuduğunuz maddelerden bazılarını zaten uyguladığınızı düşünüyor olabilirsiniz, örneğin bir logonuz olabilir. Ancak logo kısmında anlattığımız kriterlere uymuyorsa, her zaman değiştirmek için fırsatınız var. Yenilik yapmaktan çekinmeyin, hiçbir şey için geç kalmış değilsiniz.
Tüm bu hazırlıkların ardından markanıza bir hikâye yaratın ve bu hikâyeye göre markanızı şekillendirmeye başlayın. Müşterileriniz markanızı düşündüğünüzden daha çok inceliyor ve fikir sahibi olmak istiyor. Dolayısıyla yarattığınız bu hikâyeyi hem Shopier mağazanızda hem de markanızın görünür olduğu her alanda sergileyin.
Unutmayın, “Markalaşma; bilinir, sevilir, güvenilir olma sanatıdır.” (John Jantsch)