Üyelerimizden: Kara Vox Studio ile erişilebilir sanat

admin - 1 Temmuz 2021 - 7 dk

“Sanat ikimiz için de uzun yıllar hayatımızda olan bir dışa vurum aracıydı; fakat Kara Vox atölyesi sanatı bizim için farklı bir boyuta taşıdı. Adeta bir misyona dönüştürdü.”


Tablolarınıza dair fikir nasıl gelişti ve nasıl başladınız?

Biz iki sanatçı olarak Kara Vox sanat atölyesini kurduk. Dünyada hızla büyüyen ‘‘affordable art’’ yani erişilebilir sanat akımıyla ikimiz de ilgileniyorduk. Bununla ilgili birçok sanatçı takip ediyor, yaptıkları işler hakkında konuşuyorduk. Sonra Türkiye’de el yapımı, sanatsal değeri olan kaliteli tablo üretiminin neredeyse yok denilecek kadar az olduğunu fark ettik ve neden denemeyelim diye düşündük.

Öncelikle sürekli yeni malzemeler üzerinde araştırma yaptık. Birden fazla gereç ve teknikle tablolar yapmak istiyorduk. Malzemeleri tanıdıkça ve bu işe vakit ayırdıkça sürekli yeni tablo fikirleri oluşmaya başladı. Bu sayede deneme yanılma yöntemleriyle tasarımsal ve teknik anlamda istediğimiz kalitede tablolar çıkarmayı başardık. Bunun yanı sıra ikimiz de güncel sanat akımlarıyla, tasarım trendleriyle ilgiliyiz ve sürekli olarak bu yönde kendimizi geliştiriyoruz. Bu sayede hem günümüzü yakalayan hem de kitlelere hitap eden zevklerde tablo üretmeye odaklanıyoruz.

Bu işin hayatınızdaki yerini nasıl anlatırsınız?

Haftanın beş gününü, bazen daha fazlasını ayırdığımız bir iş oldu Kara Vox atölyesi bizim için. Öncelerde sadece keyif aldığımız, satıp satmayacağını kestiremediğimiz küçük bir girişimdi. Fakat yaptıklarımızı en başta kendimiz beğendikçe işi daha da ciddileştirmeye başladık ve sandığımızdan çok daha büyük bir işe dönüştü bizim için. Bu durumdan da çok memnunuz elbette.

Sizin için sanat ne ifade ediyor?

Sanat ikimiz için de uzun yıllar hayatımızda olan bir dışa vurum aracıydı. Kafamızı boşaltmak istediğimiz, duygularımızı döktüğümüz tuvaller, heykellerdi sanat bizim için. Fakat Kara Vox atölyesi sanatı bizim için farklı bir boyuta taşıdı. Adeta bir misyona dönüştürdü.

Sanatı erişilebilir kılmak istediğinizi belirtiyorsunuz, peki “Erişilebilir Sanat”ı nasıl açıklarsınız?

Bildiğiniz üzere sanat ve ”sanatı anlamak’’ Türkiye’de ve tüm dünyada belirli bir kesimin sahip olabildiği bir şeymiş gibi bir algı var. Elitist bir yaklaşım olan bu algı, sanat dünyasından olmayan insanları sanattan soğutmuş ve sanatı anlaşılamayan ya da sahip olunamayan bir ”erişilmeze” büründürmüştür. Bunun birçok nedeni vardır ama en önemlisi sanat eserlerini satın almadaki finansal bariyerdir.

Kara Vox olarak el yapımı olan tablolarımızı seri üretiyoruz; bu sayede tablo başına verdiğimiz fikirsel mesai ve emek azalmış oluyor ve böylece tablo satın alması kolay hale geliyor. İlk defa Andy Warhol’un kullandığı sanatta seri üretim mantığı sanatı erişilebilir kılan önemli bir etken.

Bunun yanı sıra eserlerimizle yalnızca sanat eğitimi olan ve bu anlamda entelektüel birikime sahip zevklere değil daha geniş bir kesime hitap etmeye çalışıyoruz. Çünkü bizce sanatı kitlelerden uzak tutan bir diğer etken sanatın anlaşılmazlığının makbul olduğu yanılsamasıdır. Maalesef günümüzde sanat eseri ne kadar anlaşılmaz olursa o kadar iyidir gibi bir yanılsama var. Halbuki sanat eseri bir aktarım aracıdır ve eserin verdiği mesaj ne kadar anlaşılırsa o eser o kadar fazla insan etkilemiş olur.  Biz yaptığımız eserlerin ve fikirlerin anlaşılmasını önemsiyoruz. Çünkü bizce sanatın etkisi yalnızca elit bir gruba değil, tüm sanatseverlere ulaşabilmelidir.

Tüm bu fikirler ışığında biz tablolarımızda kitlelerin beğenisini yakalamaya çalışırken, bir sanat eserine sahip olmayı tümüyle tecrübe edindirmek ve sanatı günlük hayatın bir parçası haline getirebilmeyi hedefliyoruz. Bu nedenle birçok tablomuz önceden belirlenmiş sınırlı sayılarda üretilir. Yani sınırlı sayıda olan her eserin başkasında olmayan seri numarası vardır ve seri tükendiğinde bir daha yenilenmez. Ayrıca her tablomuz el yapımı olduğundan yaptığımız hiçbir tablo birebir aynı değildir ve bu anlamda aslında her biri eşsizdir.

Erişilebilir sanat anlamında önem verdiğimiz bir diğer konu ise koleksiyonerlerimiz ve sanatımızı seven herkes ile birebir iletişiminde olabileceğimiz aktif bir sosyal medya hesabımızın olmasıdır. Atölyemizden sürekli paylaşımlar yaptığımız bu sosyal medya hesabında atölye işleyişimizin yanı sıra tablolarımızın yapım aşamalarına yer veriyoruz. Aslında bu sayede takipçilerimize herhangi bir satın alma yapmadan da sanatı erişilebilir kılmak istiyoruz. Ne malzeme kullandığımızı, nasıl yaptığımızı ve önemli püf noktaları paylaşıyoruz. Çünkü benimsediğimiz bir başka misyonumuz herkesi sanata yaklaştırmaktır. Eğitim, tecrübe ve hatta herhangi bir yatırım gerekmeksizin herkesin sanat yapabilme özgürlüğü vardır. Kim ne yaparsa yapsın, ürettiği şeye ‘’bu benim sanatım!’’ diyebiliyorsa o bir sanatçıdır ve yaptığı şey bir sanattır. Bu yüzden son olarak şunu söyleyebiliriz: Evet, iyi sanat kötü sanat vardır fakat bir üretimin sanat olup olmadığını yalnızca onu üreten kişi tayin edebilir; o eserin sanat olup olmadığını tayin etme hakkı asla bir başkasına ait değildir.

Atölyenizi nereye götürmek istiyorsunuz? Hayalleriniz var mı?

Elbette hayallerimiz var. Öncelikle daha geniş bir stüdyoya geçmek ve bu sayede seri üretimlerimizi daha hızlı bir hale getirmek, daha fazla insana ulaşmak istiyoruz. Türkiye’nin her şehrine sanatımızı ulaştırmak hayallerimizden biri. Atölyemizi de takipçilerimize daha erişilebilir kılmak istiyoruz. Bu kapsamda workshoplar ve açık stüdyo günleri düzenlemeyi umuyoruz.

Hangi mecralardan satış yapıyorsunuz?

Instagram aracılığıyla Shopier üzerinden satış yapmaktayız.

Satış mecranızı büyütürken hangi yolları izlediniz?

Instagram kullanımına çok önem veriyoruz çünkü aslında erişilebilir sanatın oluşabilmesindeki en önemli etkenlerden biri sosyal medya. Artık sosyal medya sayesinde sanatçılar koleksiyonerleriyle birebir iletişime geçebilir ve kitlelere ulaşabilir hale geldiler. Bu sayede sanat galerileri gibi sanatçılara finansal ve erişim zorluğu getiren kısıtlamalara maruz kalmadan koleksiyonerlemizle buluşabiliyor ve güven ilişkisi geliştirebiliyoruz. Instagram’da tablolarımıza ait görselleri tüm detaylarıyla paylaşmamız, yapım süreçlerini tüm çıplaklığı ile göstermemiz ve sosyal medyada sürekli aktif olmamız bu güven ilişkisini kurmakta bize yardımcı oluyor.

Büyüme olarak biz olabildiğince organik büyüme taraftarıyız. Zaten iki sanatçı olarak küçük bir atölyede çalıştığımız için hızlı bir büyüme kapasitemizi aşabilirdi. Instagram’da küçük reklamlarla halka halka büyüyen bir takipçi sayımız oldu.

Shopier’ı niçin kullanıyorsunuz? Size ne kattı?

Shopier bize en başta profesyonellik ve güven kattı diyebiliriz.

Koleksiyonerlerimizin Shopier sayfamızdan rahatça alışveriş yapabildiğini, hızlı alımlar gerçekleştirdiğini fark ettik. Shopier sayfamız tablolarımızın tek bir yerde tüm detaylarıyla incelenebilme ortamını oluşturdu. Yani aslında profesyonel bir e-ticaret sayfasına hiçbir ek ücret ve çaba vermeden sahip olduk diyebiliriz. Sadece internet üzerinden satış yapan bir sanat atölyesi olarak satışlarımızı daha dolaylı yollardan yapmak bizim sanatımıza odaklanmamızı oldukça zorlaştıracaktı. Bu anlamda sanatımızı erişilebilir kılan bir başka araç da Shopier oldu diyebiliriz.

E-ticaret cebinizde!

Shopier mobil uygulamasıyla siparişlerinizden anında haberdar olun ve tüm e-ticaret operasyonunuzu mobil cihazınızdan yönetin.

shopierapp